1961 yılında, 212 Sayılı “Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki
Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun” çıkmış, bu kanun siyasi iktidarlar ve gazete patronları
karşısında, çalışan gazetecilerin bağımsızlığını bir ölçüde güvence altına almış, çalışma haklarında
iyileştirmeler meydana getirmiştir.
Bu kanuna, patronların karşı çıkmaları ve üç gün boykot ilan edip gazete çıkarmama kararları karşısında,
çalışan gazeteciler 10 Ocak günü yürüyüşe geçmiş, akabinde, sendikanın öncülüğünde üç gün boyunca
“BASIN” gazetesini yayınlamışlardır. Manşet; "Daima Halkın Hizmetindeyiz".
Bu yasa aslında sadece gazeteciyi değil, dolaylı olarak gerçek haberi ve bilgiyi, aynı zamanda okuru ve
vatandaşı da güvence altına almakta, korumaktadır.
Milletin, kamuoyunun hızlı, doğru, tarafsız haber alma hakkını temin etmek demokratik ülkelerin en belirgin
Medya kuruluşlarının herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan, ülkemizin her bir köşesinde, dünyanın dört
bir tarafında olup biteni insanımıza ulaştırmasını sağlamak demokrasinin de gereğidir.
Dünyaya açık, ülkesinin ve insanlığın meselelerini takip edebilen, söz söyleyebilen, katılımcı, gerçeklerden
kaçmayan bir toplum ancak özgür, şeffaf, hakkaniyetli medya organlarıyla mümkündür.
Basın kuruluşları, ülkenin çağdaşlaşma sürecinde büyük rol üstlenen ve toplumu aydınlatan kurumlardır.
Basın ve yayın organları tarafsız bir şekilde kamuoyunu bilgilendirmek ve aydınlatmakla yükümlüdür.
Ülkemizin geleceği ve milletimizin menfaatleri doğrultusunda ilkeli, doğru ve tarafsız bir şekilde çalışarak
halkın haber alma hakkını sağlayan ve toplumun genel talep ve görüşlerini kamuoyuna yansıtma görevini
üstlenen basın mensuplarımız, bu yönüyle milletin duygularına tercüman, düşüncelerine ses olmaktadırlar.
Gazetecilik, çok zor, meşakkatli ve özveri gerektiren bir meslektir. Mesai gözetmeksizin haber peşinde
koşan, çetin koşullarda meslek aşkıyla gazeteciliğe kendisini adayan kişinin vazifesi, kutsal bir nitelik
Zor şartlarda çalışan ama tüm zorluklara rağmen toplumun haber alma özgürlüğü için mücadele eden
gazeteciler, bu görevleriyle çok sesliliğe katkı sağlamakla birlikte, aynı zamanda demokrasinin sağlıklı
işlemesinde de önemli bir rol üstlenmektedirler.
Dünya görüşü, politik eğilimi ve inançları ne olursa olsun, vesayet altına girmemiş, haberciliği araç olarak
görmeyen, Büyük Önder Atatürk’ün “Basın bir milletin müşterek sesidir” ilkesinden hareketle, basın
ahlak esasları çerçevesinde çalışmalarını büyük bir özveriyle devam ettiren tüm basın mensuplarımızın
Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyor, ebediyete intikal eden basın çalışanlarını rahmetle anıyorum.
SAYGILARIMLA…