HAMSİYE BİR BAŞKA “TÜRKÜ”DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI (Âşık Veysel’e: Benim de sâdık yârim, mercan gözlü hamsidir) aygıdeğer Okuyucularımız!..Bilindiği üzere; 1 Eylül tarihi ile birlikte “
Vira Bismillâh!..” denilerek denize açılmak suretiyle başlayan “
Balık av mevsimi”, geçtiğimiz haftaların seyrine bakıldığında, oldukça “
kıt” geçmekte ve sofralarımız maalesef henüz bollaşamamış durumdadır.Biz de bu vesile ile bundan tam 28 yıl önce “
Samsun Gazeteciler Cemiyeti”nin ilk kitap neşriyatı olan
“Samsunlu Halk Şâirleri” adlı eserimizde yayınlanan “
Hamsiye Bir Başka Türkü” adlı şiirimizi hâtırlayıverdik. Sizlere bu şiirimizi sunarken diğer taraftan da “
Biz Karadenizlilerin âdeta sevdalandığı hamsi” hakkındaki birkaç güzel tespite daha yer vermek istiyoruz:“
Trabzon Valiliği” tarafından hazırlanan, uluslararası şöhret “
Fotoğraf Sanatçısı Süleyman İskender” tarafından resimlendirilen “
Trabzon-2003” isimli dev albümün 367-376’ncı sayfaları, tamamen “
Trabzon ve Hamsi”ye ayrılmış.“
Baba Salim” (Öğütçen) tarafından yazılıp okunan “
Hamsinâme” isimli bir “
Türkü”nün ilk üç dörtlüğü, “
Balık Hali” girişine yaptırılan büyük bir levha üzerinde âdeta kitâbeleştirilmiş. Burada şu satırları okuyoruz:
“Bugün görünmedin, ne derde kaldın?Bizleri hasretle yaktın, ey hamsi!... Ne oldun, ne derin sulara daldın?Hangi deryalara aktın, ey hamsi?.. Pilavın, böreğin, çorban pek hoştur; Seni görmeyeli, millet mayhoştur; Gel yetiş imdâda, küpler hep boştur;Geçmek üzeredir, vaktin ey hamsi!... Toplansa güzeller, hep bir araya; Senden başkaları vurur karaya; Sen niçin girmedin müsabakaya?Bütün güzellerden kıvraktın hamsi!..” “
Baba Salim” (Öğütçen) usta,
“Mübârek Hamsi” başlıklı bir şiirine de;
“Tuzladılar, ızgaraya dizdiler/Çatlattılar seni nazardan hamsi; Beğenmeyenler de işi sezdiler/Kapakap ettiler pazardan hamsi!.. Bilenler bahtiyar senin özünü/En kibar tabaka yapar sözünü; Haçan ki kayıkta gördüm yüzünü/Sandım babam çıktı mezardan hamsi!..” Şeklinde başlattığı 11 kıtalık
“destan”ını, şu güzel ifadelerle tamamlamaktadır:
“Ey Baba, hamsiye yazdın bir destan/Aferin aldın, düşmandan-dosttan; Bir pileki hamsi, üç-beş de bostan/Kurtarır bin kişi, zarardan hamsi!..” Efendim; bu “
güzellemeleri” ve yer aldığı albümü şöylece bir hâtırlattıktan sonra geçelim bizim “
Türkü”müze diyoruz ve Siz Saygıdeğer Okuyucularımıza bol “
Hamsi-balıklı günler, sağlık ve âfiyetler” diliyoruz.Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
- * - * - * - * - * - Mevlâ’m Lâz’ı yarattı, Lâzlar için hamsiyi;Ha boyle menşur oldi, söyleun ya hangisi?..Yali yali gelıyı, dalga-dalga kendisi…Hamsi kana erişti, kemençeler çalişti; Hamsi vurdi karaya, Turabozan karişti…(Hamsi vurdi karaya, hep Giresun karişti…) Haydeun ha uşaklar, tenekeleri vurun;Dört ikân beş olsunler, omuzlara savurun; Tavası, izgarası, turşusini da kurun!..Hamsi kana erişti, kemençeler çalişti; Hamsi vurdi karaya, Turabozan karişti…(Hamsi vurdi karaya, hep Giresun karişti…) E kız Aişe, Fatma; komşi hamsi pişirdi; Açti da pencereyi, sokaklara taşirdi; Rize, Tonya, Akçebat; hep hamsilan yaşardi…Hamsi kana erişti, kemençeler çalişti; Hamsi vurdi karaya, Turabozan karişti…(Hamsi vurdi karaya, hep Giresun karişti…) Alamanın milleti, hamsi nedır bilmeyi; Hamsi girer ruyâma, sevduceğım gelmeyi; Dedim ustabaşiya, bize hamsi almayi…Hamsi kana erişti, kemençeler çalişti; Hamsi vurdi karaya, Turabozan karişti…(Hamsi vurdi karaya, hep Giresun karişti…) Hamsiköy’un uşağı, bal ne imiş bilmedın; Ha bu yaban yerlerde, mideni guldurmedin; Âh KAYIKÇI-KAYIKÇI, yali boyu durmadın!..Hamsi kana erişti, kemençeler çalişti; Hamsi vurdi karaya, Turabozan karişti…(Hamsi vurdi karaya, hep Giresun karişti…)(*)