İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi kapsamında konuşan Chicago Üniversitesi öğretim üyesi iktisatçı Prof. Dr. Ufuk Akçiğit, Türkiye ekonomisinin sorunları ve çözüm önerilerini rakamlarla açıkladı. Akçiğit, “Ben daha iyi biliyorum yerine verileri baz almamız lazım. Herkes bir işin ucundan tutmak istiyor. Yeter ki bilimin ışığında bir şeyler yapmak isteyelim” dedi.İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi kapsamında Chicago Üniversitesi’nden iktisatçı Prof. Dr. Ufuk Akçiğit, “Geçmişten Geleceğe Türkiye’nin Ekonomisi” başlıklı bir sunum yaptı. Türkiye’nin büyüme karnesinden bahseden Prof. Dr. Ufuk Akçiğit, “Türkiye’nin büyümesi 2013 yılında düşüşe geçerek şu an 1960’lar seviyesine geriledi. Coğrafya tabii ki bir kader ama uyguladığınız ekonomik politikalar kader değil. Başarılı olabilmek mümkün ama nasıl başarılı olabileceğiniz size bağlı. Bizden fakir olan ülkeler zamanla bizden daha zengin hale gelmiş durumda. Sizin başınız ağrıyabilir ama ağrının nereden kaynaklandığını anlamak için birbirinize bağıramazsınız. Ben daha iyi biliyorum diyemezsiniz. Verileri baz almanız lazım. Enflasyonu kontrol altına almak faiz artırmak sizin ekonominizi büyütmez. Büyümeyi sağlayabilme niz için teknolojiyi büyütmeniz, geliştirmeniz şart” şeklinde konuştu.“Beyin göçü meselesini beyin gücüne dönüştürebiliriz”
Türkiye’nin düzenli büyüyememesinde eğitim, yetkin insan, gelir adaletsizliği, kaynakların kullanımı, ayrımcılık, beyin göçü gibi sorunların olduğunu anlatan Akçiğit, “Biz sadece para politikasını konuşursak başarıya ulaşamayız. Eğitim politikalarını düzeltmemiz bugünü düzeltmeyecek ama 10 yıl sonrasını düzeltecektir. Eğitim kurumlarınız eğer iyi çalışmıyorsa başarılı olamazsınız. Üniversiteler toplumda konuşulmayan konuları konuşmak zorunda. Üniversiteler uluslararası kurumlarla rekabet etmek zorunda. Eğer sizin doğru yetişmiş insanınız yoksa başarılı olamazsınız. Bizim beyin göçüyle yurt dışına giden akademisyenlerimiz en verimli akademisyenlerimiz. Yurt dışına giden insanlara vatan haini gözüyle bakarsak onları anlamamız ve faydalanmamız mümkün değil. Biz beyin göçü meselesini beyin gücüne dönüştürebiliriz. Gidenlerin hala ülkelerine fayda sağlayacak şekilde çalışmalarını sağlayabiliriz. Rakamlar yurt dışına çıkan akademisyenlerin verimliliğinin arttığını net bir şekilde gösteriyor” diye konuştu.“Herkes bir işin ucundan tutmak istiyor”
Akçiğit, Türkiye ekonomisi için çözüm önerilerini şu sözlerle açıkladı: “Bu ülkeyi ayağa kaldırmak sadece Sanayi Bakanlığı’nın, Eğitim Bakanlığı’nın görevi değil. Ortak bir koordinasyonu asla unutmamak gerekiyor. Eğer doğru politikalar yürütülmezse 60 yıl sonra hala yüzde 20’de kalırız. Eğitimde gelir adaletsizliğinin etkisini azaltmamız gerekiyor, eğitimde ayrımcılığı azaltmamız gerekiyor. Üniversitelerin kalitesini artırmamız gerekiyor. Özel sektörde rekabeti artırmamız gerekiyor. Teşviklerde niteliğe bakılması gerekiyor. Teşviklerin üniversiteler üzerinden verilmesi gerekiyor. Nitelikli iş gücüne uygun iş olanakları ve yüksek maaş vermemiz gerekiyor. Rekabeti yavaşlatıcı değil, tetikleyici hale getirmemiz gerekiyor. Yurt dışındaki yeteneklerle köprü kurmamız gerekiyor. Bakanlıklar arası koordinasyonun artması gerekiyor. Ekonom i koordinasyon gerektirir. Beklentiler ise güvenli verilerle şekillenir. En önce doğru veriler toplanmalı ve halkla paylaşılmalı. Bu işi yapmanın tek yolu var, verilere bakmak. Biz akademisyenler olarak hazırız. Herkes bir işin ucundan tutmak istiyor. Yeter ki bilim ışığında bir şeyler yapmak isteyelim.”Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı
Türkiye’nin düzenli büyüyememesinde eğitim, yetkin insan, gelir adaletsizliği, kaynakların kullanımı, ayrımcılık, beyin göçü gibi sorunların olduğunu anlatan Akçiğit, “Biz sadece para politikasını konuşursak başarıya ulaşamayız. Eğitim politikalarını düzeltmemiz bugünü düzeltmeyecek ama 10 yıl sonrasını düzeltecektir. Eğitim kurumlarınız eğer iyi çalışmıyorsa başarılı olamazsınız. Üniversiteler toplumda konuşulmayan konuları konuşmak zorunda. Üniversiteler uluslararası kurumlarla rekabet etmek zorunda. Eğer sizin doğru yetişmiş insanınız yoksa başarılı olamazsınız. Bizim beyin göçüyle yurt dışına giden akademisyenlerimiz en verimli akademisyenlerimiz. Yurt dışına giden insanlara vatan haini gözüyle bakarsak onları anlamamız ve faydalanmamız mümkün değil. Biz beyin göçü meselesini beyin gücüne dönüştürebiliriz. Gidenlerin hala ülkelerine fayda sağlayacak şekilde çalışmalarını sağlayabiliriz. Rakamlar yurt dışına çıkan akademisyenlerin verimliliğinin arttığını net bir şekilde gösteriyor” diye konuştu.“Herkes bir işin ucundan tutmak istiyor”
Akçiğit, Türkiye ekonomisi için çözüm önerilerini şu sözlerle açıkladı: “Bu ülkeyi ayağa kaldırmak sadece Sanayi Bakanlığı’nın, Eğitim Bakanlığı’nın görevi değil. Ortak bir koordinasyonu asla unutmamak gerekiyor. Eğer doğru politikalar yürütülmezse 60 yıl sonra hala yüzde 20’de kalırız. Eğitimde gelir adaletsizliğinin etkisini azaltmamız gerekiyor, eğitimde ayrımcılığı azaltmamız gerekiyor. Üniversitelerin kalitesini artırmamız gerekiyor. Özel sektörde rekabeti artırmamız gerekiyor. Teşviklerde niteliğe bakılması gerekiyor. Teşviklerin üniversiteler üzerinden verilmesi gerekiyor. Nitelikli iş gücüne uygun iş olanakları ve yüksek maaş vermemiz gerekiyor. Rekabeti yavaşlatıcı değil, tetikleyici hale getirmemiz gerekiyor. Yurt dışındaki yeteneklerle köprü kurmamız gerekiyor. Bakanlıklar arası koordinasyonun artması gerekiyor. Ekonom i koordinasyon gerektirir. Beklentiler ise güvenli verilerle şekillenir. En önce doğru veriler toplanmalı ve halkla paylaşılmalı. Bu işi yapmanın tek yolu var, verilere bakmak. Biz akademisyenler olarak hazırız. Herkes bir işin ucundan tutmak istiyor. Yeter ki bilim ışığında bir şeyler yapmak isteyelim.”Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı