İNSAN DÜŞÜNMEK ÜZERE YARATILMIŞ VARLIKTIR
Ne düşündüğümüz mü yoksa nasıl düşündüğümüz mü önemli?"
Düşünmek ne kadar zor, yorucu, hatta zaman zaman yanıltıcı da olsa insan düşünmek mecburiyetindedir.-Düşünce ve psikoterapide
”Terapi sürecini, bir toprağa tohum ekip yeşermesini beklemek gibi düşünebilirsiniz. Her tohum,her toprakta yetişmez değil mi? Önce o toprağa uygun tohumların hangileri olduğunu belirlemek lazım. Toprağın cinsine, hava sıcaklığına nem oranlarına,daha önceden ekilmiş olup da tutan ve tutmayan ekinlere bakmak lazım.Ardından nasıl bir bahçe görmek istediğinize bakarız Hızlı büyüyen ama solması da kolay olan çiçekler mi istiyorsunuz , yoksa yavaş büyüyen ama kalıcı ağaçla mı donatmak istiyorsunuz? Tohuma karar verip ektikten sonra bakım aşaması geliyor. Ne sıklıkta ve ne miktarda sulamamız gerekecek?’’
Çünkü var oluşunun nedenini ancak gördükleri şeyler üzerinde düşünmek, muhakeme etmek ve araştırmak yeteneğiyle ortaya koyar.Canlılar içerisinde düşünmeyi yaşamanın bir parçası sayan, başka bir ifadeyle düşünerek yaşayan tek varlık insandır. Bunda, çevresinde meydana gelen olayların ve durumların kendi üzerinde meydana getirdiği etkinin de büyük rolü olduğu inkár edilemez.
Káinatta her varlık düşünme nedenidir.*
Pskoanalazin yapisal en mevcut temelinden Kuran-i Kerim’i daha ileri bir tefekkürle inceledigimizde ufacık bir arının bile ilahi ilhamdan nasiplendiğini belirtilmis olduğunu görürüz, sürekli olarak rüzgárların değişimi, bulut ve yıldızlarla dolu olan gökyüzüyle sonsuz fezada yüzmekte olan gezegenleri düşünmeye, gözlemeye çağırmıştır.Şüphesiz, hiçbir varlık özünü açıkça ortaya koymaz. İnsan, bunlardaki sırrı düşünerek çözmeye çalışır ve bunların kendisi için ne ifade ettiğini anladığı zaman mutlu olur.ÖZ/DEĞERLİLİK tam olarak burda devreye giriyor işte....
Kişinin sağlıklı düşünebilmesi için içinde yaşadığı toplumun hür olması gerekir. Hürriyetin olmadığı bir toplumda hür iradeden söz edilemez.
Zira Hür fikirler hür düşüncelerden doğar.Ben kulumun zanni üzerineyim buyuran Zati Zülcelal olan Allah;
İnsan nasıl düşünürse öyledir’ demektedir.İnsanın karakteri düşüncelerinin mahsulüdür....
Tıpkı izah ettigim toprak hadisenini düşünürsek,Birey fikri akli bir bahçeye benzetilir.
Bir bahçe ya tanzim edilir, yahut kendi hali üzerine bırakılır. Bahçe tanzim edilse de, ihmal olunsa da mutlaka neşv-ü nema bulur. Bahçeye faydalı tohumlar ekilmezse bir sürü yabani otlar türer ve bunlar bahçeyi çirkin örtüsüyle kaplar. Bahçıvan, kendi toprağını eker ve onu ayrık otlardan temizlerse bahçede çiçekler açar, ağaçlar yetişir. İnsan da fikir bahçesine bakmakla ve bu bahçeyi yanlış ve faydasız düşüncelerden temizlemekle yükümlüdür. Yani insan, kendi ruhunun bahçıvanı olmak durumundadır.
Temel sorunumuz olan Panik atak sendromlarının azalmasıda düşüncelerde ki ayrık otunu temizlemekle başlanmış olur.İnsan, fikir atölyesinde imal ettiği silahlarla ya kendini mahveder, yahut bir maharetini huzur kaşaneleri imal etmekte kullanarak huzur ve mutluluğun yolunu açar. Uluhiyete yükselmek de, bataklığa saplanmak da insanın kendi elindedir.Düşüncemize yol bulan ve onda kök salan her tohum er geç meydana gelen bir eylemle kendi meyvesini verir.
Bu meyvenin iyi veya fena olması düşüncenin kaynagina ve mahiyetine bağlıdır.
Düşünce, her faaliyetin kaynağıdır esasinda....
VE DÜŞÜNEREK KENDİMİZE ENERJİ BOYUTUYLA BEDENİ HASTALIKLARDA İNŞAA EDERİZ...
Oysa Kaynak temiz olursa her şey de temiz olur. Temiz düşünceler, temiz alışkanlıklar meydana getirir. Fena düşünceler insanın ruhunda olumsuz etki yaptığı kadar, bedenine de zarar verir.
Sürekli olumsuz düşünceler başarısızlığı ve yikimlari OBSESIF KAYGILARI
getirdiği gibi !!!
Hile, entrika, düşmanlık, kıskançlık, bedbinlik gibi fena düşünceler vücudun sıhhat ve zarafetini bozar...Güzel düşüncenin bahçelerinde neyi nasıl düşüneceğimizi bize ihsan eden
Her bir farkındalığı anlayabilmek
Halini kuşanmak nasip olsun
Niyet edin ve isteyin....HAYIRLI HAFTALAR
....
AYFER KARADEMİR
AİLE DANIŞMANI
MOTİVASYON VE KONUŞMA TERAPİSTİterapistanneayfer@gmail.com
ınstagram: ayferr_krdmr
Ne düşündüğümüz mü yoksa nasıl düşündüğümüz mü önemli?"
Düşünmek ne kadar zor, yorucu, hatta zaman zaman yanıltıcı da olsa insan düşünmek mecburiyetindedir.-Düşünce ve psikoterapide
”Terapi sürecini, bir toprağa tohum ekip yeşermesini beklemek gibi düşünebilirsiniz. Her tohum,her toprakta yetişmez değil mi? Önce o toprağa uygun tohumların hangileri olduğunu belirlemek lazım. Toprağın cinsine, hava sıcaklığına nem oranlarına,daha önceden ekilmiş olup da tutan ve tutmayan ekinlere bakmak lazım.Ardından nasıl bir bahçe görmek istediğinize bakarız Hızlı büyüyen ama solması da kolay olan çiçekler mi istiyorsunuz , yoksa yavaş büyüyen ama kalıcı ağaçla mı donatmak istiyorsunuz? Tohuma karar verip ektikten sonra bakım aşaması geliyor. Ne sıklıkta ve ne miktarda sulamamız gerekecek?’’
Çünkü var oluşunun nedenini ancak gördükleri şeyler üzerinde düşünmek, muhakeme etmek ve araştırmak yeteneğiyle ortaya koyar.Canlılar içerisinde düşünmeyi yaşamanın bir parçası sayan, başka bir ifadeyle düşünerek yaşayan tek varlık insandır. Bunda, çevresinde meydana gelen olayların ve durumların kendi üzerinde meydana getirdiği etkinin de büyük rolü olduğu inkár edilemez.
Káinatta her varlık düşünme nedenidir.*
Pskoanalazin yapisal en mevcut temelinden Kuran-i Kerim’i daha ileri bir tefekkürle inceledigimizde ufacık bir arının bile ilahi ilhamdan nasiplendiğini belirtilmis olduğunu görürüz, sürekli olarak rüzgárların değişimi, bulut ve yıldızlarla dolu olan gökyüzüyle sonsuz fezada yüzmekte olan gezegenleri düşünmeye, gözlemeye çağırmıştır.Şüphesiz, hiçbir varlık özünü açıkça ortaya koymaz. İnsan, bunlardaki sırrı düşünerek çözmeye çalışır ve bunların kendisi için ne ifade ettiğini anladığı zaman mutlu olur.ÖZ/DEĞERLİLİK tam olarak burda devreye giriyor işte....
Kişinin sağlıklı düşünebilmesi için içinde yaşadığı toplumun hür olması gerekir. Hürriyetin olmadığı bir toplumda hür iradeden söz edilemez.
Zira Hür fikirler hür düşüncelerden doğar.Ben kulumun zanni üzerineyim buyuran Zati Zülcelal olan Allah;
İnsan nasıl düşünürse öyledir’ demektedir.İnsanın karakteri düşüncelerinin mahsulüdür....
Tıpkı izah ettigim toprak hadisenini düşünürsek,Birey fikri akli bir bahçeye benzetilir.
Bir bahçe ya tanzim edilir, yahut kendi hali üzerine bırakılır. Bahçe tanzim edilse de, ihmal olunsa da mutlaka neşv-ü nema bulur. Bahçeye faydalı tohumlar ekilmezse bir sürü yabani otlar türer ve bunlar bahçeyi çirkin örtüsüyle kaplar. Bahçıvan, kendi toprağını eker ve onu ayrık otlardan temizlerse bahçede çiçekler açar, ağaçlar yetişir. İnsan da fikir bahçesine bakmakla ve bu bahçeyi yanlış ve faydasız düşüncelerden temizlemekle yükümlüdür. Yani insan, kendi ruhunun bahçıvanı olmak durumundadır.
Temel sorunumuz olan Panik atak sendromlarının azalmasıda düşüncelerde ki ayrık otunu temizlemekle başlanmış olur.İnsan, fikir atölyesinde imal ettiği silahlarla ya kendini mahveder, yahut bir maharetini huzur kaşaneleri imal etmekte kullanarak huzur ve mutluluğun yolunu açar. Uluhiyete yükselmek de, bataklığa saplanmak da insanın kendi elindedir.Düşüncemize yol bulan ve onda kök salan her tohum er geç meydana gelen bir eylemle kendi meyvesini verir.
Bu meyvenin iyi veya fena olması düşüncenin kaynagina ve mahiyetine bağlıdır.
Düşünce, her faaliyetin kaynağıdır esasinda....
VE DÜŞÜNEREK KENDİMİZE ENERJİ BOYUTUYLA BEDENİ HASTALIKLARDA İNŞAA EDERİZ...
Oysa Kaynak temiz olursa her şey de temiz olur. Temiz düşünceler, temiz alışkanlıklar meydana getirir. Fena düşünceler insanın ruhunda olumsuz etki yaptığı kadar, bedenine de zarar verir.
Sürekli olumsuz düşünceler başarısızlığı ve yikimlari OBSESIF KAYGILARI
getirdiği gibi !!!
Hile, entrika, düşmanlık, kıskançlık, bedbinlik gibi fena düşünceler vücudun sıhhat ve zarafetini bozar...Güzel düşüncenin bahçelerinde neyi nasıl düşüneceğimizi bize ihsan eden
Her bir farkındalığı anlayabilmek
Halini kuşanmak nasip olsun
Niyet edin ve isteyin....HAYIRLI HAFTALAR
....
AYFER KARADEMİR
AİLE DANIŞMANI
MOTİVASYON VE KONUŞMA TERAPİSTİterapistanneayfer@gmail.com
ınstagram: ayferr_krdmr