“SEN-BEN KUL” YARATILDIK!.. ALİ KAYIKÇI DEREBAHÇELİ (“5 dakika tefekkür” ve “tevbe-i istiğfâr”): * “Ey mü’minler! Hepiniz Allah’a tevbe ediniz ki felâh (kurtuluş) bulasınız.” (Kur’ân-ı Kerîm; 24/Nûr Sûresi, âyet 31)* “Allah’ü teâlâ, tevbe edenleri sever.” (Kur’ân-ı Kerîm; 2/Bakara Sûresi, âyet 222)* De ki: ‘Ey (günâh işleyerek) nefislerine karşı haddi aşmış kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Çünkü Allah, bütün günâhları mağfiret buyurur.” (Kur’ân-ı Kerîm; 39/Zümer Sûresi; âyet 53)* “Ey îmân edenler, Allah’a tam bir samimiyetle tevbe edin!” (Kur’ân-ı Kerîm; 66/Tahrîm Sûresi, âyet 8)* “Kim tevbe eder de sâlih amel işlerse, muhakkak ki o, makbûl bir şekilde Allah’a döner!” (Kur’ân-ı Kerîm; 25/Furkan Sûresi, âyet 71)* “O tevbe edenler bilmediler mi ki, bizzat Allah kullarından tevbeyi kabul eder ve sadakaları alır. Gerçekten Allah, tevbeleri kabul edicidir, çok merhametlidir.” (Kur’ân-ı Kerîm; 9/Tevbe Sûresi, âyet 104)* “Ben, Allahü Teâlâdan günde yetmiş defadan fazla mağfiret diliyor, tevbe ediyorum.”, “En iyiniz, günâhtan sonra hemen tövbe edeninizdir.”, “Tövbe eden, günâh işlememiş gibi olur.”, “Rûh gargaraya gelmedikçe, Allahü teâlâ kulun tevbesini kabul eder”, “Günâhlarınız çok olup göklere kadar ulaşsa, tövbe edince Allahü teâlâ tövbenizi kabul eder.” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”)* “Tevbe: Harâm işledikten sonra, pişman olup, Allahü teâlâdan korkmak, bir daha yapmamaya azm etmek, karar vermek.”, “Günâhtan sonra hemen tövbe etmek, farzdır. Tövbeyi gecikdirmek büyük günâhtır. Bunun için de ayrıca tövbe etmek lâzımdır. Farzı yapmamanın günâhı ancak kazâ etmekle affolur. Her günâhın affı için, kalb ile tevbe etmek ve dil ile istiğfâr etmek (bağışlanmasını istemek) ve beden ile kazâ etmek lâzımdır.” (Türkiye Gazetesi Dînî Terimler Sözlüğü; C. 2, sy. 261)
aygıdeğer Okuyucularımız!..Yukarıda “serlevha” hâlinde sunduğumuz âyet-i kerîmeler ve hadîs-i şerîflerden sonra sözü uzatmaya gerek görmüyor ve bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla… = = = (***) = = = “Sen-ben kul” yaratıldık, “nice yanlış”a düştük; “Melek: Günâh işlemez”, “emredileni yapar!..”“Âkil bâliğ günü”nden, “şeytân işe üşüştük”;“Klavuz yanlış” ise, kişi “düz yoldan sapar!..” “Sen-ben kul” yaratıldık”, “tevbe-istiğfar” bize; Rabbimiz “hak tanıyor”, “iltica etsenize”;“Kur’ân”da onca âyet, “gelin Siz kendinize”;“Pişman olan kişiler”, “tertemiz sayfa kapar!..” “Sen-ben kul” yaratıldık, “Cumâ… Kandiller” bize; “Tevbe-istiğfar” için, “gelsek bi kendimize”;“Günâh deryaları”nı, “bir döken var denize!..”“Yüce Allah” bir ânda, “kirli formalar kapar!..” “Sen-ben kul” yaratıldık, “Ramazân: Af kapısı”;“Başı… Sonu hep rahmet”, nûrlar saçar yapısı”;“Cennet: Müminler için”, “hak kazanır hepisi”;“Akıllı olan insan”, “nasıl şeytâna tapar?..” “Sen-ben kul” yaratıldık, “Kurbân: Bizi bekliyor”;“Fitre-zekât-sadaka”, “hayra sevâb ekliyor”;“Nefis-şeytân” bir yandan, “şer işe itekliyor”;“Düşünen âkil kişi”, “istemez elbet Sakar!..” “Sen-ben kul” yaratıldık, “Nâim Cennet” biz için; “Dârü’s-selâm-Firdevs” var; “Adn” var, “Makamü’l emîn”;Ve “Cennet’ül-mevâ”lar, “sıddîk saflar”a geçin; “Îmân ehli kullar” hep, “hayırda yapar depar..” “Sen-ben kul” yaratıldık, “Cennet köşkü kul” için; “Nîmetlere sınır” yok; “metre, mil, km…” geçin;: “Hûrî-Gılmân” emrinde; üç öğün zemzem için; Onca sayısız varlık, dönüm-dönüm kaç dekar?.. “Sen-ben kul” yaratıldık, “nice yanlış”a düştük; “Âkil bâliğ günü”nden, “şeytân işe üşüştük”;“Zaman şamarı” yedik, onca işte “rüküştük”;KAYIKÇ’Ali diyor ki, “kul olan tevbe yapar!..”
S |